HayrettinKaraman.net Site Ana Sayfasına Geçiş Facebook Sayfasına Geçiş Twitter Sayfasına Geçiş instagram Sayfasına Geçiş YouTube Sayfasına Geçiş
Siteden rastgele bir sayfa seçer. Hafızadaki önceki sayfaya döner Hafızadaki sonraki sayfaya döner
 


LAİKLİĞİ HER ALANA YAYMAK
Resmi TV kanalında devamlı program yapan bayan batılılaşma, Batı'yı örnek alarak değişme ve gelişme konusu üzerine bir şeyler söylerken "laikliği hayatın her alanına taşımak ve yaymak"tan da söz ediyor. Bu cümleyi anlamlı kılabilmek için "toplum hayatının her alanına..." şekline soksak bile Türkiye'de olan ve daha da şiddetlenerek devam etmesi istenen laiklik anlayış ve uygulaması ile Batı'da olanı karşılaştırdığımız zaman bayanın temennisi yine anlamsız ve yersiz kalıyor. Çünkü "toplum hayatını veya kamu alanını dinden ve dinin etkisinden arındırma" manâsında alındığı anlaşılan laiklik, Batı'ya nisbetle Türkiye'de toplum hayatının bütün alanlarına sızmış bulunmaktadır, eğer gaflet yüzünden bazı alanlara sızmamışsa bunun da tamamlanması için gerekli tedbirlere başvurulmaktadır. Dönüp Batı'ya baktığımızda görülen manzara şudur: Daha bir iki ay önce ABD Başkanı bir genelge çıkararak devlet dairelerinde, kamuya ait alanlarda bireylerin inançlarını yaşamaları özgürlüğünün genişletilmesini, bu cümleden olarak memur ve işçilerin -can güvenliği vb. gibi engeller bulunmadıkça- başörtüsü, sarık, sakıl gibi konularda serbest bırakılmalarını, dairelerde ve iş yerlerinde ibadetlerini yapmalarına imkan tanınmasını, çalıştıkları yerlerin duvarlarına dini sembol ve metinleri ihtiva eden levhaları asmalarına izin verilmesini istemiştir. Daha iki ay önce konferanslar vermek üzere gittiğim Almanya ve Belçika'da din görevlileri ve öğretmenlerden aldığım taze bilgilere göre bu ülkelerde (buna Hollanda, Fransa, İngiltere gibi ülkeler de dahildir) gerek din dersi öğretmenleri ve gerekse Müslüman çocukların, inançlarına uygun din eğitim ve öğretimi verme ve alma, ibadet etme, kılık ve kıyafete bürünme, yüzme dersine katılmama gibi konularda geniş bir "din ve vicdan özgürlüğü" hakkı anlayış ve uygulamasından yararlandıkları görülmektedir. Bunun için öğretmen veya öğrencinin, ilgili merciden (dini kurum ve kuruluşlardan) bir belge götürerek "davranışının dini inancından kaynaklandığını" belgelemesi kafi gelmektedir.
Yukarıdaki örnekler kamu alanlarında bireyin dinî hayatını serbestçe yaşamasıyla ilgili olanlardır. Avrupa ve Amerika'da meclisler açılırken din adamlarının hazır bulunup dua etmeleri, başkanların Mukaddes Kitap üzerine yemin etmeleri, bazı Avrupa ülkelerinde devlet başkanının aynı zamanda kilisenin ve dinî teşkilatın da başkanı olması gibi -dinin kamu alanında bulunduğu ve etkili olduğu- örnekler de vardır. Bu ülkelerde kanunlar yapılırken, kararlar alınırken halkın dinî inançları da gözönünde tutulmakta, düşünce ve inanç hürriyetini kısıtlama sonucu doğuracak mevzuat çıkarmak ve uygulamalar yapmaktan titizlikle uzak durulmaktadır.
Eğer Batı örnek alınarak değişme ve gelişme isteniyorsa "laikliği hayatın her alanına taşıma" konusunda Batı normlarının ve uygulamalarının hayli uzağında olduğumuz, onların anlayışına ters düşen anlayış ve uygulamalar içinde bulunduğumuz, inancını yaşamak isteyen insanlara dünyayı zindan ettiğimiz apaçık görülmektedir. Ama biliyorum, buna karşı ileri sürecekleri makul (!) gerekçeleri vardır: "Bizim özel durumumuz ve şartlarımız var, Batı'yı örnek alırken de bunları gözardı edemeyiz, gün gelir Batılılar gibi adam (!) olursak anılan uygulamalara biz de yer verebiliriz..." İyi de bu "özel durum ve şartları, adam olmanın kriterlerini" kim belirliyor, "adam olduğumuza" kim karar veriyor? Bunlar tayin edilmiş, hatta edilmemiş (kendilerine böyle bir selahiyet ve görev verilmemiş) bir zümre ise, sübjektif ölçütler kullanıyor ve halka rağmen toplum mühendisliğine kalkışıyorlarsa bu sistemin adı nedir ve dünyanın neresinde (doğusunda mı batısında mı), tarihin neresinde (Orta Çağ'da mı, başka çağda mı) bulunmaktadır?


 


Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.

  Şu anda sayfası gösterilen kitap.
Bu Kitapta:
Önceki Makale
Sonraki Makale
İçindekiler
Site Sayfaları
Ana Sayfa
Hakkında
Makaleleri
Kitapları
Soru Konuları
Soru Listesi
Hayrettin Karaman`ın Sohbetleri
Şiirleri
Bestelenmiş ve Seslendirilmiş Şiirleri
Bütün site içeriğinin genel kelime indeksi.
Sitede Arama
Hayrettin Karaman'ın Siteye Son Eklenen Yazıları
E-posta
Siteyi Link ve Kaynak Gösterimi
m.HayrettinKaraman.net Mobil-Metin Versiyonu Hakkında

Facebook Sayfası:

Bulunduğunuz Sayfayı:



Sayfa başına gider Siteden rastgele bir sayfa seçer. Hafızadaki önceki sayfaya döner Hafızadaki sonraki sayfaya döner
   
Bu Kitapta: Önceki Makale Sonraki Makale İçindekiler