HayrettinKaraman.net Site Ana Sayfasına Geçiş Facebook Sayfasına Geçiş Twitter Sayfasına Geçiş instagram Sayfasına Geçiş YouTube Sayfasına Geçiş
Siteden rastgele bir sayfa seçer. Hafızadaki önceki sayfaya döner Hafızadaki sonraki sayfaya döner
 


Çevreyi Korumak
Bazı ilkel dinlerin mensupları tanrılarına hem tapar, hem de onu (temsil eden putu) yerlermiş; mesela önce helvadan put yapar, ona tapar, sonra da bozup mideye indirirlermiş. Bilhassa sanayi devriminden sonra dünyamızın insanları bana bu putperestleri hatırlatıyor; bütün varlıklarını, ümitlerini, hesaplarını dünyaya bağlamaları, onun için çabalayıp yaşamaları, ondan olabildiğince çok nasiplenmeye bakmalarına dinî edebiyatta "dünyaya tapma" deniliyor. Ancak bu kadar bağlandıkları dünyayı, havası, suyu, toprağı, toprak altı zenginlikleri, bitki örtüsüyle hovardaca tüketiyor, tahrip ediyor, kirletiyor, hasılı oburca yiyorlar. Türkiye nasıl, beşinci göbek torunlarımızın bile ödemek mecburiyetinde kalacakları kadar borca batmış ise dünya insanları da göbekler ötesi nesillerin dünyadan nasiplerini yemişlerdir, kirletmişlerdir ve yok etmişlerdir.
Kapitalizmin getirdiği üretim ve büyüme anlayışı, ham insan tabiatında meknuz bulunan doymak bilmez hırs ve ihtirasa eklenince fatura "çevreye" çıkmış, olan ona olmuştur. Şimdi bazı guruplar, kurumlar ve fertler -bir kısmı da göstermelik ve başka amaçlara yönelik olarak- bir takım faaliyetler göstermekte, çevreyi korumak için paçaları sıvamış bulunmaktadırlar. Bu çevreciler içinde müslümanların bulunmaması/görülmemesi oldukça düşündürücüdür. Halbuki dünya görüşü ve ahlakı itibariyle tabii çevreciler, çevre koruyucuları müslümanlar olmalı, başka eylemlerinden önce bu vasıfları ile dünyanın dikkatini üzerlerine çekmeli idiler.
Kur'an-ı Kerim'in ve Mutlak Örneğin (s.a.) getirdiği, müslümanlara kazandırmak istediği dünya görüşü, iman ve ahlaka göre: Kıyamet kopmaya başlasa bile kişi elindeki ağacı dikecektir; her zerresi Allah'ı zikreden -yaş iken, canlı iken bir başka zikreden- bitki, ağaç, gereksiz olarak kesilmeyecektir, ırmağın kıyısında abdest alınsa bile su boşa harcanmayacaktır (israf edilmeyecektir); suya büyük ve küçük abdest bozulmayacaktır; çevre kirletilmeyecek, insanların görerek, çarparak, üzerlerine bulaşarak rahatsız olacakları nesneler yola, meydana... atılmayacak, atılanlar -herkes tarafından- kaldırılıp temizlenecektir; etrafa pis koku yayılmayacak, ağzı pis kokan kimseler onu gidermeden mescide bile gitmeyeceklerdir; dışın temiz ve arınmış olması büyük ölçüde iç temizliğine bağlı bulunduğundan birinci derecede iç temizliğine önem verilecek, iman, ibadet ve terbiye ile ruhun (nefsin) arındırılıp yüceltilmesi sağlanacaktır.


 


Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.

  Şu anda sayfası gösterilen kitap.
Bu Kitapta:
Önceki Makale
Sonraki Makale
İçindekiler
Site Sayfaları
Ana Sayfa
Hakkında
Makaleleri
Kitapları
Soru Konuları
Soru Listesi
Hayrettin Karaman`ın Sohbetleri
Şiirleri
Bestelenmiş ve Seslendirilmiş Şiirleri
Bütün site içeriğinin genel kelime indeksi.
Sitede Arama
Hayrettin Karaman'ın Siteye Son Eklenen Yazıları
E-posta
Siteyi Link ve Kaynak Gösterimi
m.HayrettinKaraman.net Mobil-Metin Versiyonu Hakkında

Facebook Sayfası:

Bulunduğunuz Sayfayı:


 
Sayfa başına gider Siteden rastgele bir sayfa seçer. Hafızadaki önceki sayfaya döner Hafızadaki sonraki sayfaya döner
   
Bu Kitapta: Önceki Makale Sonraki Makale İçindekiler