Bir seyahatin ardından "Şimdi ayrılık zamanı" Hem birlik, hem huzur hem de yakınlık olsun diye Rabbim Bu ekin bitmeyen yerleri Yok iken maddi değerleri Mukaddes ve mübarek kılmış Buralara nazarı, tecellisi bir başka olmuş Gönülleri meylettirince bu topraklara Issız yerler insanla dolmuş Uzaklardan kervanlar düzülmüş Kalan kalmış ölen ölmüş Bakılmamış yolların uzunluğuna Hesap edilmemiş aylar, yıllar Yeter ki hedefe ulaştırsın yollar Bir de Medine'miz var O'nun şehri, Sevgilinin şehri, sevgi şehri Orada yaşamış yâr Şimdi ayrılık zamanı Ayrılmanın dayanılmaz hüznü bir yanda Yurda, yuvaya kavuşmanın heyecanı bir yanda "Rabbim" diyoruz: Burada tattırdığın huzur ve yakınlık Burada kalmasın! Bizi ayrılık ateşine atma, hasretinle yakma! "Kullarım bana farzlarla, nafilelerle yakınlaşırlar" diyorsun, "Öyle yakınlaşırlar ki, onların gören gözleri, duyan kulakları, tutan elleri, yürüyen ayakları... olurum. Öyleyse al gözlerimi, kulaklarımı, ellerimi, ayaklarımı... İstemiyorum Bende senin olanı, seninle olanı istiyorum Nerede olursam olayım, seninle olayım Nereye dönersem döneyim seni bulayım Şimdi vatanda gurbetteyim Evinde hasretteyim Eğer lütfün elverirse Rabbim Gurbet vatan olur Hasret biter, firkat gider, ruh huzur bulur Dünyalar benim olur O ruh ki, Onu bana sen üflemiştin Senden bana geldiğinde yeni başlamış yağmur gibi türüm türüm kutsallık ve yakınlık kokuyordu "Ben Rabbinden geldim, seni hep O'na, geldiğim tarafa yönelteceğim, o tarafa çekeceğim" diyordu Ruh çekmekten yoruldu Nefis direnmekten yorulmadı İşte huzursuzluğum bundan Sevgili Yaratan, biricik Yaratan, İnayetinle ham nefsi, nefsin hamlığını kaldırıp aradan Üflediğin ruhun rengine boyanayım Hep seni anayım Denemek için "Kulluğunu gerçekleştirdin" demek için Oyalayan,aldatan, yoldan koyan şeyler serdin önüme: Mal ve evlat zînet İktidar ve sağlık nimet Hastalık, güç ve bela, dert ve deva Bütün bunlarla nasıl baş edeyim Başka sığınağım yok, nereye gideyim Sınıfta kalırsam eyvâh! Asıl günah Ne varsa seni unutturan, hedefi şaşırtan, ruhun feryadını bastıran... İşte budur asıl günah Gelip de buralara Dolanıp da evinin etrafını Orada ve burada Kılıp da namazları, eyleyip de niyazları Okuyup da kitabını Hatırlıyoruz unuttuğumuzu İşte zikir budur Hatırlamak unuttuğumuzu, uyandırmak uyuttuğumuzu Ya Rab, Uyutmak istemiyoruz ruhumuzu Unutmak istemiyoruz duyduğumuzu Ta ezelde "Rabbiniz değil miyim" dediğinde duyduğumuzu "Evet, Rabbimizsin" diyerek çağrına uyduğumuzu Bunun için öptük Ezeli ahdimizin mührünü, kara taşımızı Makam-ı İbrahim'de "Ahdimizdeyiz, sözümüzdeyiz" dedik Yerlere koyup başımızı Ya Rab, Bitsin artık hasret Vatan olsun gurbet Ebedî, vatan Sana en yakın olduğumuz an (Mekke, 12.4.2009) 19.04.2009
Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.
|