HayrettinKaraman.net Site Ana Sayfasına Geçiş Facebook Sayfasına Geçiş Twitter Sayfasına Geçiş instagram Sayfasına Geçiş YouTube Sayfasına Geçiş
Siteden rastgele bir sayfa seçer. Hafızadaki önceki sayfaya döner Hafızadaki sonraki sayfaya döner
 


İslam Yeni mi Geldi?

Allah Teâlâ'nın son peygamberi Muhammed Mustafa (s.a.) ile gönderdiği İslam dini 15 asırdır mevcut ve mensuplarının sayısı da milyardan fazla değil mi? Eğer bu din teröre cevaz veriyorsa, eğer müslümanlar terörist ise niçin durmuş durmuş da son birkaç yıl içinde dinlerinin emrini dinlemeye, vazifelerini yapmaya başlamışlar. Hem kaç müslümanın adı terör eylemlerine karışmış, karışanlar veya karıştırılanlar 1,5 milyarda kaç kişi? Başka dinler ve ideolojilere mensup olan şahıslar arasında da teröre karışanlar oluyor; o zaman niçin çığırtkanlar meydanlara çıkıp "falan dinin, faşlan ideolojinin terörü" demiyorlar da yalnızca şahıslar ve örgütleri terörle birlikte anmayı tercih ediyorlar?
Ortada bir oyunun bulunduğu çok açık.
Hem Türkiye'de bazı çevrelerde, hem de ABD-İsrail- İngiltere üçlüsünün etki alanında İslam'a karşı bir savaş ilan edilmiş olduğunu bilmeyen yok. Dünyanın geri kalan kısmında yaşayanlar ile savaş ilan eden ülkelerde bu zalim savaşa karşı çıkanlar az değil, bunları da ikna etmek, itirazlarını yok etmek, etkilerini zayıflatmak için önemli kanıtlara ihtiyaç var; bunların başında da terör geliyor. Eğer dünya, terörün İslam dininden kaynaklandığına ikna edilirse onunla savaş daha kolay hale gelecektir. Şu halde iki yoldan yürümek gerekir: 1. Zalim üçlünün sorumlusu oldukları kötü gidişten, zulümden, işgalden bunalan bazı müslümanların sabredemeyip, önünü arkasını hesap edemeyip giriştikleri eylemleri İslam'a mal etmek ve amaç için kullanmak. 2. Terörü tahrik ve tertip etmek, bu iş için istihbarata vazife vermek, taşeronlar kullanmak ve asla sahnede görünmeyerek olanı yine İslam'a yüklemek.
İslam'a yükleme işi de iki aşamada gerçekleşiyor: Önce İslam'ı çeşitlendirerek şu değil de bu İslam anlayışı teröre kaynaklık ediyor diyorlar. Sonra çeşitten söz etmeden "islâmî terör" demeye başlıyorlar. İkincisine itiraz edilirse hemek taktik çekilmeye başvuryor, "radikal, köktenci, selefi, vehhabi, siyasi... İslam" ile terör arasında ilişki kuruyorlar. İlişki kurarken bu nitelikleri kullananlar, tedbir almaya sıra gelince İslam'ın bütününe yöneliyor, savaşlarını ona karşı sürdürüyorlar.
Dünyada olup bitenler ile Türkiye'de oldurmak istedikleri birbirine benziyor; son günlerde belli çevreler ısrarla "terör ile İslam arasında ilşki kurulmasını" istiyorlar. Bir kere bu ilişkiyi kurdurabilirlerse arkadan, "kökten, siyasal, radikal filan" diyerek gerçekte İslam her ne ise ona karşı bir mücadele başlatılacak, daha doğrusu var olan mücadeleye hız verilecek, şiddet ve kapsamı genişletilecektir.
Demokrat olmayanlara, hukuk tanımayanlara bunlardan söz etmenin pek faydası olmasa da tekrar edelim: Hukukta suçun ve cezanın şahsiliği ilkedir; suç fiili kim işlemiş ise o suçludur, cezayı da yalnız o çeker. Kurunun yanında yaşı yakmanın hukukta yeri yoktur.
Hangi din, mezhep, ideoloji, ırk, sınıf mensubu olurlarsa olsunlar terör eylemi yapanlar yakalanır ve cezalarını çekerler; devletin vazifesi budur, devlet bunun için vardır; ama teröristlerin din, mezhep, ideoloji, ırk ve sınıfları suçlanamaz, bu oluşumlar içinde yer alan masum insanlar şaibe altında bırakılamaz.
İslam dini ve dünyası terör için uygun bir zemin midir?
Bunun tarihte ve günümüzde böyle olmadığı dünyanın malumudur. Ancak bir başka gerçek daha vardır: Bir dinin peygamberi "bir yanağına vurana öbürünü de çevir" dese bile dindara eylem yaptırılacaksa onu kandırmanın (ikna etmenin) bir yolu bulunur. Dinsize, komüniste, faşiste... yaptırılacaksa onun da bir yolu bulunur.
Bu bakımdan yapılması gereken şey, insanları kendi kutsalları ve değerleri içinde eğiterek kandırılma, sömürülme imkanının ve şiddet eğiliminin ortadan kaldırılmasıdır. Bir de dünyamızda var olan akıl, vicdan, irfan ve insaf sahibi insanların bir araya gelmeleri,örgütlenmeleri, terörü tahrik ve teşvik eden, hatta bazan/bazılarına göre zorunlu hale getiren vahşi ve zalim dünya düzenini değiştirmeye, iyileştirmeye çalışmalarıdır.


 


Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.

  Şu anda sayfası gösterilen kitap.
Bu Kitapta:
Önceki Makale
Sonraki Makale
İçindekiler
Tarihe Göre:
Önceki Makale
Sonraki Makale
Makale Listesi
Site Sayfaları
Ana Sayfa
Hakkında
Makaleleri
Kitapları
Soru Konuları
Soru Listesi
Hayrettin Karaman`ın Sohbetleri
Şiirleri
Bestelenmiş ve Seslendirilmiş Şiirleri
Bütün site içeriğinin genel kelime indeksi.
Sitede Arama
Hayrettin Karaman'ın Siteye Son Eklenen Yazıları
E-posta
Siteyi Link ve Kaynak Gösterimi
m.HayrettinKaraman.net Mobil-Metin Versiyonu Hakkında

Facebook Sayfası:

Bulunduğunuz Sayfayı:


 
Sayfa başına gider Siteden rastgele bir sayfa seçer. Hafızadaki önceki sayfaya döner Hafızadaki sonraki sayfaya döner
   
Bu Kitapta: Önceki Makale Sonraki Makale İçindekiler Tarihe Göre: Önceki Makale Sonraki Makale Makale Listesi