HayrettinKaraman.net Site Ana Sayfasına Geçiş Facebook Sayfasına Geçiş Twitter Sayfasına Geçiş instagram Sayfasına Geçiş YouTube Sayfasına Geçiş
Siteden rastgele bir sayfa seçer. Hafızadaki önceki sayfaya döner Hafızadaki sonraki sayfaya döner
 


Karşıdaki Ilımsızlar

Radikal İslam karşısında ılımlı İslam'ın bulunduğunu iddia eden ve birincisinin aleyhinde, ikincisinin lehinde yazıp çizenler, din gibi insan üstü bir kaynağa dayalı gerçeği yeniden yapılandırmak ve mahiyetini değiştirmek isterken tamamen beşer işi olan ideolojiler, düşünceler ve yaklaşımlar için -sanki bunlar din, bunlar ilâhî imişler gibi- aynı şeyleri düşünmüyor, benzeri tekliflerde bulunmuyorlar. Aşağıda dinsiz veya geleneksel İslam karşıtı kesimin temsilcilerinin durum ve tutumlarına bazı örnekler vermek istiyorum.
Bir üniversitenin konferans solununda, biri bayan iki gazeteci bütün güçlerini kullanarak Fransa'nın uygulamaya koyduğu "devlet okullarındaki başörtüsü yasağını" savunuyorlar. Koca salonda bir tane başörtülü -o da "örtülü-örtüsüz arası bir kıyafetle, örtüsünü elinden geldiğince şapka vb. ile gizlemiş olarak- kız öğrenci var. Kendini uygarlık (tabii Batı uygarlığı) sembolü gibi gören bayan gazeteci, örtülü kızın makul, masum ve edepli itirazlarına, tenkit ve görüşlerine tahammül edemiyor, asıl baskı altında olan kız olduğu halde ona "bana baskı yapıyorsun, beni on dakikadır seninle tartışmaya mecbur bırakıyorsun" diye çıkışıyor, kızı susturmak ve kinini dindirmek için daha da ileri giderek şunu söylüyor: "Uzun sözün kısası, kamusal alanda Allah'ın yeri yoktur, biz kamusal alanı Allah'tan kurtarmak için çalışıyoruz..."
Aynı bayan gazeteci Radikalde (6/3/2004) Fransa'nın aldığı karar üzrine âdeta zil takıp oynuyor izlenimi veren bir yazısında da şöyle diyordu: "Ve tabii, sokakta gezen çarşafın içinde herhangi bir kadın mı, yoksa herhangi bir kaçak mı olduğunun belirlenememesi. Yasakçı belediyeler, şimdi duvar afişleriyle Müslüman halkı, yasa gereği çarşaflı kimlik alınamayacağı kadar, sokakta da dolaşılamayacağı konusunda bilgilendiriyorlar. Heyhat! Demek ki sokakta İslami çarşafla dolaşmanın, çıplak ya da maskeli olmakla bir tutulduğunu görmek de varmış kısmette. Okullarda türbanın suyu da ısınıyor Belçika'da. Bundan sonrası iskambil kâğıdı..."
Mantığı kadar Türkçesi de bozuk olan bu bayan "karşı tarafın radikallerinden biri, niçin ona ve benzerlerine kimse "ılımlı olmayı" teklif ve tavsiye etmiyor! Birbuçuk milyar müslüman radikal olmuş da ne yapmış? Dünyayı kasıp kavuran, insanlara hayatı zindan eden zulümler, katliamlar, sömürülerin sorumlusu müslümanlar mı?
Bayan bilir bilmez "kamusal alan"dan söz ediyor ve Allah'a inananları derinden üzecek "edepsizce" sözler söylüyor. Halbuki bu işlereden anlayanlardan bir (Prof. M. Erdoğan) bakın neler söylüyor: "Ama bana öyle geliyor ki, devlet seçkinlerinin başörtüsü sorununu "kamusal alan" kavramı yardımıyla sözde çözmeye yönelmelerinin asıl nedeni, bir şeyi "kamusal" olarak nitelemenin devletin alanını keyfi olarak genişletmenin meşru bir gerekçesi olabileceğini düşünmeleridir. Böyle düşünenler, "kamusal"ı, bir el çabukluğuyla, "devlete ait olan" anlamında kullanmaktaddırlar ve böylece devletin elinin uzanamayacağı hiçbir özel, sivil veya gerçekten kamusal alanın ve etkinliğin kalmamasını sağlamaya çalışıyorlar. Yoksa onların, kullandıkları kavrama bakarak dışardan bir gözlemcinin zannedebileceği gibi, yurttaşların özgürce kamu işlerini tartışmalarını ve kamu hayatına katılmalarını istemedikleri çok açık. Bu yaklaşımın yanlışlığı şuradan da bellidir ki, literatürde "kamusal alan"la ilgili tartışmalar demokrasinin alanını genişletmek amacına yönelikken, bizimkiler bunu tam tersi amaçla kullanıyorlar."
Kur'an, kendilerine benzemedikçe "ötekilerin" hiçbir zaman müminlerden hoşnut olmayacaklarını ifade ediyor. Ötekilerin radikal olanları müslümanların ılımlı olmalarını isterken bunu ilk adım olarak kabul ediyorlar, arkasından ısıtıp buharlaştırmayı düşünüyor olmalılar.
Çözüm karşılıklı olarak hak ve hukuka riayet ederek birlikte yaşamaya razı olmakla başlar; taraflardan biri diğerini sömürdüğü, kendi arzu ve inancını ona dayattığı sürece dünya barış ve huzurun yüzünü göremeyecektir.


 


Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.

  Şu anda sayfası gösterilen kitap.
Bu Kitapta:
Önceki Makale
Sonraki Makale
İçindekiler
Tarihe Göre:
Önceki Makale
Sonraki Makale
Makale Listesi
Site Sayfaları
Ana Sayfa
Hakkında
Makaleleri
Kitapları
Soru Konuları
Soru Listesi
Hayrettin Karaman`ın Sohbetleri
Şiirleri
Bestelenmiş ve Seslendirilmiş Şiirleri
Bütün site içeriğinin genel kelime indeksi.
Sitede Arama
Hayrettin Karaman'ın Siteye Son Eklenen Yazıları
E-posta
Siteyi Link ve Kaynak Gösterimi
m.HayrettinKaraman.net Mobil-Metin Versiyonu Hakkında

Facebook Sayfası:

Bulunduğunuz Sayfayı:


 
Sayfa başına gider Siteden rastgele bir sayfa seçer. Hafızadaki önceki sayfaya döner Hafızadaki sonraki sayfaya döner
   
Bu Kitapta: Önceki Makale Sonraki Makale İçindekiler Tarihe Göre: Önceki Makale Sonraki Makale Makale Listesi