HayrettinKaraman.net Site Ana Sayfasına Geçiş Facebook Sayfasına Geçiş Twitter Sayfasına Geçiş instagram Sayfasına Geçiş YouTube Sayfasına Geçiş
Siteden rastgele bir sayfa seçer. Hafızadaki önceki sayfaya döner Hafızadaki sonraki sayfaya döner
 


Geçmişi unutanın geleceği iyi olmaz

Her iktidar gibi AK Parti iktidarının da eksikleri, kusurları olabilir; bunları iyi niyetle uygun dil, zaman ve mekanlarda ortaya koymak, yalnızca yanlışı söylemekle yetinmeyip tenkit edene göre doğru olanı da yazmak ve söylemek bir hak olmanın ötesinde bir vazifedir. Ancak pire için yorgan yakılmaz, birkaç çürük ağaca takılıp kalarak orman çürük denemez. Bir de iyilik ve kötülükte görecelik kuralını unutmamak gerekir; “başkaları ve eskiler nasıl ve nasıl idi” sorusunu sormak, durum mukayese ve muhasebesini yapmak, alakayı buna göre belirlemek elzemdir.

Fazla değil bundan 11 yıl önce, AK Parti iktidarı henüz üç yaşında iken mazlum ve mağdurların sabrı tükenmiş olduğu için acele ediyor, iktidara serzenişlerde bulunuyor, bir an önce yanlışların kısmen de olsa düzeltilmesini istiyorduk; işte o günün yazıları(*):

« ...Aradan bunca zaman geçtiği halde İmam Hatip Liselerinden mezun olan çocuklarımızın üniversiteye girerken (girmek isteyince) uğradıkları haksızlığı, hak gaspını, ayrımcılığı ortadan kaldıracak bir ıslahat yapılmamıştır. 'Yapılmamıştır' kelimesini bilerek kullanıyorum; çünkü istendiği, öncelikler ve önem sırası buna göre belirlendiği takdirde iktidarın yapacağı, yapabileceği ıslahat vardır. Bu yıl vadedildiği halde 'meslek liselilerin lise fark imtihanı vererek düz lise mezunu olmalarına' imkan sağlayacak bakanlık tasarrufu bile hala gerçekleşmemiştir; hadi 'kökten düzeltme YÖK'ün değiştirilmesine, bu anayasanın değiştirilmesine, bu da fincancı katırlarının ürkütülmesini göze almaya bağlı' diyelim, peki yukarıda söylediğim basit ve 'geçici olarak rahatlama sağlayacak' düzenlemenin ihmal edilmesi veya geciktirilmesinin ikna edici mazereti olabilir mi? Varsa nedir?

Bu millet 1950 öncesinin Halk Partisine İmam Hatip Kursları açtırdı, 1950'den sonra Demokrat Parti'ye İmam Hatip Okullarını açtırdı, DP'den sonra gelen her iktidara yenilerini açtırarak okul sayısını beş yüzlere ulaştırdı, benim mezun olduğum yıllarda bütün farklı derslerden imtihan verilerek düz lise mezunu olma imkanı vardı, sonra imtihan edilecek dersler daha adil ve makul sayıya indirildi, sonra İHL'lerden mezun olanlar mesleğe yönelme yanında hem ilahiyat hem de diğer branşlarda öğretim yapan bütün üniversitelere -imtihanı kazanmak ve eşit değerlendirme yapılmak kaydıyla- girme imkanına kavuştular. Demokrasinin kesintiye uğradığı askeri yönetimler bile bu okulları kapatmadı ve 28 Şubat'a kadar yüksek öğrenime girme konusunda bir kısıtlama/engelleme getirilmedi. 28 Şubat'ın yapıcıları bunu engelleyince 'bu millet', demokrasiye geçilir geçilmez sivil iktidarlara, 'engelleri ortadan kaldırmak için' fırsat verdi, kaldıramayanı kaldırdı. Bütün bu olup bitenler herkesin -ve bu arada iktidarın- malumu değil mi?

Kırk kere yazdım, bir daha yazayım: İmam Hatip dostları (milyonlar) hiçbir okulu İmam Hatip Okullarının yerine koymuyor ve bu manada ikame kabul etmiyorlar...

TC. Devleti'nin Diyanet İşleri Başkanlığı varsa İmam Hatip Liseleri de olur. Demokrasi ve laiklik adına İmam Hatipler kapatılacak veya devletin okulu olmaktan çıkarılacaksa işe Diyanet'ten başlamak gerekir. Kutsal kitaplar gibi “meşruiyet tespiti” için başvurulan Avrupa standartları 'devletin diğer liselerinin sahip bulunduğu haklara sahip olup kiliseye bağlı olan, özel olan, ağırlıklı din eğitim ve öğretimi yapan okulların' açılmasına müsaittir...

İdeolojik kaygılarla/vehimlerle İmam Hatip Liselerinin önünü kesen bu iktidar değil, ama halk yapılan yanlışlığın ve haksızlığın düzeltilmesini bu iktidardan bekliyor. İktidar da bir şeyler yapmak istiyor; bundan şüphemiz yok, ama fazla “ince eliyor, sık dokuyor, yoğurdu üflüyor, her kesimi razı ederek yürümek istiyor” bu ise imkansızı istemek olduğu için işler (ıslahat) gecikiyor, sinirler geriliyor ve sabırlar tükeniyor... »

Bunları hatırlattıktan sonra soruyorum:

Bugün İmam Hatip okullarının sayısı, fiziki imkanları ve hakları dün hayal ettiğimizin üstünde değil midir?

Peki bunları kim, hangi iktidar yaptı?

Daha önemli bir soru: İktidar üzerine düşeni fazlasıyla yaptı da bu okulların mensupları nimetin kadrini biliyor, şükrünü eda ediyor ve bu okulları amacına uygun hale getirmek için gece gündüz ibadet niyetiyle çalışıyorlar mı?

(Konuya devam edeceğim)

20.11.2016
---------
Editörün notu: Önceki makalede giriş yapılan bu konuda yer alan 2-16 Eylül 2005 tarihli “İktidarın üç mesele ile imtihanı" başlıklı yazı dizisine buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.



Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.

  Şu anda sayfası gösterilen kitap.
Önceki Makale
Sonraki Makale
Makale Listesi
Site Sayfaları
Ana Sayfa
Hakkında
Makaleleri
Kitapları
Soru Konuları
Soru Listesi
Hayrettin Karaman`ın Sohbetleri
Şiirleri
Bestelenmiş ve Seslendirilmiş Şiirleri
Bütün site içeriğinin genel kelime indeksi.
Sitede Arama
Hayrettin Karaman'ın Siteye Son Eklenen Yazıları
E-posta
Siteyi Link ve Kaynak Gösterimi
m.HayrettinKaraman.net Mobil-Metin Versiyonu Hakkında

Facebook Sayfası:

Bulunduğunuz Sayfayı:



Sayfa başına gider Siteden rastgele bir sayfa seçer. Hafızadaki önceki sayfaya döner Hafızadaki sonraki sayfaya döner
   
Önceki Makale Sonraki Makale Makale Listesi