c) Kanunlaştırma Hareketinin Sebepleri: Bu devrede kanunlaştırma (taknîn, codification) hareketinin hızlanması ictimâî, iktisâdî, siyâsî sebeplere dayanır: aa) Millî ve milletlerarası iktisâdî münâsebetlerin gelişmesi ve bazı yeni münasebetlerin ortaya çıkması: Kanunî şirketler, komisyon, sigorta, anlaşmalar vb. bb) Hanefî ictihadı ile diğer bazı ictihadların kabul etmediği akdî şartların kabulüne zarûret hasıl olması. cc) Mâlî, hukukî ve siyâsî sebeplerle(29) hükûmetlerin akarlara ve gayr-i menkullere ait tasarrufları bir şekle ve esasa bağlamak istemiş olmaları; tapu kadastro kanunları bu sebebe bağlıdır. dd) Dâvâ, muhâkeme ve icrâ gibi konularda usûl, şekil ve merasimin tesbitine ihtiyaç hasıl olması. Usûl, icrâ, iflâs, noterlik vb. kanunları bu ihtiyaçtan doğmuştur. ee) Müceddid ve ehl-i tahrîc fukahânın da arkası kesilmesi üzerine eskilerin ezber ve nakline inhisar eden fıkhın, gelişen ictimâî ve iktisâdî şartlara cevap veremez hale gelmesi.(30) ff) Mecelle'nin yalnız hanefî mezhebine bağlı bulunması. Bir mezheb ne kadar geniş ve gelişmiş olursa olsun yine de her ihtiyaca cevap veremez. Bu kabiliyet ancak İslâm hukukunun kaynaklarında, esas ve prensiplerinde mevcuttur; bunu da bir mezheb değil, mezheblerin mecmûu ile yeni ictihadlar temsîl ve ihâta edebilir. d) Kanunların Umûmî Vasıfları: İncelediğimiz devrede çıkan kanunların umûmî vasıflarına gelince önce bunları iki gruba ayırmak gerekir: Yabancı kanunlardan iktibas edilenler; yerli İslâmî köke dayanır. Birinci gruptaki kanunlar için yukarda birçok örnek zikredilmişti. Bunlardan usûle tealluk edenler umûmiyetle İslâm hukukuna da uygundur veya yakındır. Esasa ve ahkâma tealluk edenler ise temelde ve teferruâtta büyük farklar, aykırılıklar taşır. Bunlar Batı insan, âile, cemiyet, iktisâd ve siyâset anlayışının birer aynası durumundadır. Yerli, İslâmî köke bağlı kanunlar ise şekil itibâriyle Batı'daki kanunlara benzemekle beraber muhtevâ, millî örf ve âdetler ile İslâm hukukuna bağlıdır. Mecelle gibi bazıları müstesnâ çoğu bütün İslâm mezheblerinden istifade edilmek suretiyle yapılmıştır. Tunus kanunundaki "birden fazla evlenmenin kaldırılması", son ta'dîlinden önce Irak kanunundaki bazı mîras hükümleri gibi hiçbir mezhebe uymayanları da vardır; fakat bunlar azdır.(31)
29. Vergiler mâlî hedef, akar satışlarında sû-i istimâli önlemek hukukî hedef, yabancıların mülk edinmelerini tahdit siyâsî hedef için birer örnek olabilir. 30. Fıkhın her asrın ihtiyacına cevap verebilmesinin şartları için bak. H. Karaman, Muâsır Problemler Karşısında İslâm Hukuku, s. 34 vd., 43 vd. 31. M. A. ez-Zerkâ, age., C. I, s. 178-179; Zeydan, age., s. 154. Kanunlaştırma konusu için son bahse de bakınız.
Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.
|