HayrettinKaraman.net Site Ana Sayfasına Geçiş Facebook Sayfasına Geçiş Twitter Sayfasına Geçiş instagram Sayfasına Geçiş YouTube Sayfasına Geçiş
Siteden rastgele bir sayfa seçer. Hafızadaki önceki sayfaya döner Hafızadaki sonraki sayfaya döner
 


4- Karşı cinse şehvetle bakmak, avret ve tesettür:
Bir müslümanın şehvetle bakabileceği kadın yalnızca eşidir.4 Bunun dışında hiçbir kimseye şehvetle bakmak câiz değildir. Şehvetle bakmanın objektif ölçüsü "devamlı bakmak"tır. Bir müslüman yolda gözü kapalı veya başı önünde yürüyecek değildir.
Karşısına gelen kadın ve erkeği de görecektir; ancak gördüğü kimseye tekrar bakınca veya bakışını devam ettirince yasak sınıra adımını atmış olur. Resûlullah (s.a.v.), Hz. Ali'ye şöyle demiştir: "Ali! Arka arkaya bakma; birinci bakış hakkındır, ama ikinci bakışa hakkın yoktur."5
"Gözler de zinâ eder; onların zinâsı bakıştır."6 Şehvetsiz olarak bakmaya ve bakılabilecek yerlere gelince bahsimize bir âyetle girmek uygun olacaktır:
"Mümin erkeklere söyle: Gözlerini bakılması yasak olandan çevirsinler, mahrem yerlerini korusunlar. Bu, onların arınmasını daha iyi sağlar. Allah yaptıklarından şüphesiz haberdardır. Mümin kadınlara da söyle: Gözlerini yasak olandan çevirsinler, iffetlerini korusunlar, süslerini, kendiliğinden görüneni müstesnâ, açmasınlarl Başörtülerini yakalarının üzerine salsınlar. Süslerini, kocaları veya babaları veya kayınpederleri veya oğulları veya kocalarının oğulları veya kardeşleri veya erkek kardeşlerinin oğulları veya kızkardeşlerinin oğulları veya kadınları veya câriyeleri veya erkekliği kalmamış hizmetçiler, ya da kadınların mahrem yerlerini henüz anlamayan çocuklardan başkasına göstermesinler. Gizledikleri süslerin bilinmesi için ayaklarını yere vurmasınlar. Ey müminler! Saâdete ermeniz için hepiniz tevbe ederek Allah'ın hükmüne dönün." (en-Nûr: 24/30-31)
Bu âyet erkeğe, hemcinsinin veya karşı cinsin avretine (bakılmaması gereken yerlerine) bakmamayı, kadına da-bununla beraber- süslerini (zinet), istisnâ edilen kimselerden başkasına göstermemesini emrediyor.
Resûl-i Ekrem (s.a.v.) de bir hadisinde: "Erkek erkeğin avretine, kadın da kadının avretine bakmasın. Vücudunun bir kısmı çıplak iken erkek erkeğe, kadın kadına temas etmesin" buyuruyor.7
Burada karşımıza "zinet ve avret" diye iki mefhum çıkıyor:

Avret:
Açılması, gösterilmesi ve bakılması yabancılara veya herkese haram olan yerlere (organlara) avret denir.
a) Erkeğin erkeğe ve karısından başka kadınlara karşı avret yerleri göbeği ile diz kapağı arasında kalan bölgelerdir. Hanefîlere göre göbek avrete dahil olmayıp diz kapakları dahildir. Şafiîler ise aksi görüştedir.8
Dizkapakların yukarısı (fahiz) cumhûra göre avrettir.
Taberî, Dâvûd, İbn Hazm, bazı mâlikî ve hanbelîlere göre avret değildir. Evzâî'ye göre de yalnız hamamda avret değildir. Her iki grup da hadislere dayanmıştır; Buhârî avret değildir diyen hadislerin daha sahih; avrettir diyen hadislerin ise daha ihtiyata uygun olduğunu ifâde etmiştir.9
b) Kadının müslüman kadınlar ile mahrem10 akrabasına karşı avret yeri hanefîlere ve şafiîlere göre -erkeğin erkeğe karşı olan- avret yeri ölçüsündedir.
Malikî ve hanbelîlere göre yüz, baş boyun, eller ve ayaklar (hanbelîlere göre dizden aşağısı) müstesnâ olmak üzere bütün vücudu avrettir.11
c) Kadının yabancı erkekler ile müslüman olmayan kadınlar karşısında avret yeri, yüzü, elleri (cumhûra göre içi) ve hanefîlerde bir rivâyete göre ayakları müstesnâ olmak üzere bütün bedenidir. Bir hadise göre etek boyu topuklardan bir karışa yakın yukarıda olabilir. Bu sebeple ayaklara kadar uzanan ve yerleri süpürerek kirlenen eteklere gerek yoktur. (Ebû-Dâvûd, Libas, 39; Avnu'l-Ma'bûd, C. XI, s. 175)
d) Câriyenin yabancı erkekler karşısında avret yeri cumhûra göre göbeği ile dizkapağı arasıdır. (Erkeğin erkeğe karşı avreti gibidir.) Bu görüşün Peygamberimiz (s.a.v.)'e dayanan (merfu hadis şeklinde) bir delili yoktur. Hz. Ömer'in kavli ile ihtiyâca dayandırılmıştır.12
Zâhirîlere göre bu bakımdan cariye ile hür kadın arasında fark yoktur, cariyenin de (el, yüz, ayak müstesnâ) bütün vücudu avrettir. Çünkü bu ikisini ayırmak için naklî ve sağlam delil gerekir; bu ise yoktur.13
İmam Şafiî'nin bir kavline göre câriyenin -dirseklerine kadar- elleri ile başı avret değildir.14
İmam Mâlik'ten bir rivayete göre yalnızca başı (saçı) avret değildir.15
e) Karı-kocanın birbirine karşı avreti yoktur.16
Avrete bakmayı meneden hadise göre yukarıda açıklanan yerlere şehvetli veya şehvetsiz bakmak ve bunları açmak haramdır. Avret yerleri ancak kimsenin görmediği yerde (tuvalet ve banyo) ve cimâ esnasında açılabilir. Bazı durumlarda zarûret miktarını aşmamak üzere doktor, ebe, sünnetçi, şahid ve hâkim karşısında da açılabilir.
Evlenecek kimse kızın yüzüne-şehvetle de olsa- bakabilir. Bazı müctehidler bu durumda sınırı biraz daha genişletmişlerdir.17

Zînet:
Bahsin başında meâlini verdiğimiz âyet kadınlara -istisnâ edilen şahıslar dışında- kimseye zînetlerini göstermemelerini emrediyordu.
Zînet kadını güzel gösteren yüz, saç, makyaj, takı ve mücevherât, elbise gibi şeyleri içine almaktadır. Âyette bunlardan hangisi kastedilmiştir? "Kendiliğinden açılan, açılması, gösterilmesi tabii olan" zînet nedir?
Cumhûra göre elbise ve mücevherât kapanması gereken zînete dahil değildir. Buradaki zînetten maksad; el, boyun, baş, kol, ayak gibi zînet takılan yerlerdir.
İmdi bunlardan hangisi 'kendiliğinden açılan'a dahildir?
Kadim müfessir ve fakihler arasında 'dış elbiseden başka her taraf örtülmelidir'; 'eller ve yüz hâriç'; 'eller, bilek ve yüz hariç her taraf' diyenler olmuştur.18 Eller ve yüzün istisna edilmesi görüşü ağır basmaktadır.19



4. Geçmiş asırlarda bulunan câriye de bu bakımdan eş gibidir.
5. Tirmizi, K. el-Edeb, 28; Müslim, el-Edeb, 45; Ebû Dâvûd, Nikâh, 43.
6. Buhârî, K. el-İstizân, 12; Müslim, K. el-Kader, 20.
7. Müslim, K. el-Hayz, 7, 74; Tirmizi, K. el-Edeb, 38: Ahmed, Müsned, 3/63.
8. El-Mavsılî, el-İhtiyâr, Cüz: I, s. 45, 154.
9. el-Aynî, Umdetu'l-Kâri, C. II, s. 243, 406; eş-Şevkânî, Neylu'l-Evtâr, C. II, s. 64; S. Sâbık, Fıkhu's-Sünne, C.I, s. 125.
10. Kendileriyle evlenmesi devamlı yasak (haram) olan akraba ve yakınları.
11. el-Fıkhu ale'l-mezâhib, C. I, s. 141.
12. İbnu'l-Humâm, Fethu'l-Kadir, C. I, s. 183.
13. İbn Hazm, el-Muhallâ, C. II, s. 218 vd.
14. eş-Şîrâzî, el-Mühezzeb, C. I, s. 71.
15. eş-Şevkânî, Neyl, C. II, s. 70.
16. Bütün bu görüş ve sınırlandırmaların dayandığı hadîsler ve deliller için bk. Şevkânî, ag, esr., C. II, s. 64-72.
17. Aynı eser, C. VI, s. 118-122; Avnu'l-Ma'bûd (Hind tab'ı), C. II, s. 190; İbn Kudâme, el-Muğni, C. VIII, s. 96.
18. el-Cessâs, Ahkâmu'l-Kur'an, (mezkûr âyetin tefsiri)
19. el-Kardâvî, ag. esr., s. 132.



Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.

  Şu anda sayfası gösterilen kitap.
Bu Kitapta:
Önceki Başlık
Sonraki Başlık
İçindekiler
Site Sayfaları
Ana Sayfa
Hakkında
Makaleleri
Kitapları
Soru Konuları
Soru Listesi
Hayrettin Karaman`ın Sohbetleri
Şiirleri
Bestelenmiş ve Seslendirilmiş Şiirleri
Bütün site içeriğinin genel kelime indeksi.
Sitede Arama
Hayrettin Karaman'ın Siteye Son Eklenen Yazıları
E-posta
Siteyi Link ve Kaynak Gösterimi
m.HayrettinKaraman.net Mobil-Metin Versiyonu Hakkında

Facebook Sayfası:

Bulunduğunuz Sayfayı:



Sayfa başına gider Siteden rastgele bir sayfa seçer. Hafızadaki önceki sayfaya döner Hafızadaki sonraki sayfaya döner
   
Bu Kitapta: Önceki Başlık Sonraki Başlık İçindekiler