b) Diğer devlet hizmetleri gibi karşılıksız, yahut sembolik bir bedel karşılığında hizmet veren devlet bankalarının yokluğu: Özel teşebbüsün anonim şirket bankalarında ortaklar, sermâyeleri karşılığında gelir beklentisi içinde olduklarından, hizmetlerin bedelsiz olarak îfâsı düşünülemez. Ancak bankacılık sistemini tamamen İslâmîleştiren İran ve Pakistan gibi ülkelerden bu hizmet beklenmekte, onların da hizmeti bedel karşılığı yapmaları yadırganmaktadır. c) Özel yatırım bankaları ile mahallî tasarruf ve kalkınma bankalarının yokluğu: İslâm kalkınma bankası ile Dubai İslâm Bankası ve Kuveyt Finans Kurumu gibi bazı kurumlar istisna edilirse-ki mezkûr istisnâlar da ihtiyaca kısmen cevap vermektedir- uzun ve orta vâdeli yatırımları ve projeleri finanse edecek kurumların bulunmaması, önemli bir boşluk oluşturmaktadır. Bu boşluğu mevcut İslâm Bankalarının doldurması beklenemez ve gerekmez; çünkü bu bankaların topladığı fonlar; kısa vâdeli ve cârî mevdûâttan oluşmaktadır. Çâre özel sâhalara ve bölgelere yönelen yatırım, tasarruf ve kalkınma bankalarının kurulmasıdır. d) Uluslararası İslâm Bankalarının yokluğu: Bir yandan ülkelerdeki İslâm Bankalarının acentaları olarak hizmet veren, diğer yandan likidite fazlası bulunan bankaların bu fazlası ile, diğer bankaların ihtiyaçlarını karşılayan, aynı şeyi uluslararası diğer bankalar için de yapan bu tip bankaların bulunmaması önemli bir eksikliktir. Çeşitli İslâm bankalarının toplu teşebbüslerine rağmen, bugüne kadar böyle bir bankayı gerçekleştirmek mümkün olmamıştır.
Buradaki iki mavi çizgi arası içerik site editörünce konulmuştur ve rastgele çıkmaktadır. İçeriğini onayladığımız anlamına gelmez, dikkatli davranın.
|